İki dolandırma, bir sevgi hikayesi.

26.03.2025

Yıl 2015 yer Taksim Alman konsolosluğunun önü.

Oturum izni kartımın tarihi geçmiş havalimanında polisler fark etti. Polisler Türkiye’de Alman konsolosluğuna gitmemiz gerektiği söylediler. Babam ile Alman konsolosluğunun önünde biri yanımıza geldi. “Randevu bizden almanız lazım.” Gittik randevu almaya vesikalık çektirdik. Duvarda Atatürk posteri vardı, birde Allah yazıyordu sonra yine geleceğim bu konuya. Randevu işlemleri için bir miktar para istediler. Babam vermek istemedi burası hiç tekin bir yere benzemiyor. Olay çıkardı şekeri düştü yada yükseldi sandım sakinleştirdim sen vermiyorsan ben kendi cebimden vereceğim dedim. Randevu ertesi gün için alındı dediler. Ödedik mevlayı çıktık. Ertesi gün oldu. Alman konsolosluğuna gittik. Randevumuz var dedik. Burda randevuya gerek yok dediler. “Ama onlar…?” “Ha onlar dolandırıcı.” Düşünce: Onlar dolandırıcı ise siz nesiniz? İşlemimizi yaptık çıktık. Çıkınca  bizi randevu almak için götüren kişi ile karşılaştık. Yüzüne bakarak Nasıl…? diye sorup Taksim sokaklarında yerde ağladım. Günler geçti sakinleştim. Demek duvara dönüp Allah’ım affetsin, Atam özür dilerim dediler… Büyüdüm ve o öyle değilmiş öğrendim. 100 yıl önce ne yapmak istediğini anladım ve onu sevdim.

Yıl 2022 yer Bakkal.

Mental olarak pek iyi değildim annem ve babam ile Türkiye’ye gitmiştik. Taksici evin kapısına bıraktı. Market o saatte kapalıydı bakkala gittim su almaya. Suyun fiyatı sordum çünkü kuzenim son tatilinde her şeyin fiyatı sor öyle al dedi. Ya 24 yada 25tl dedi. Yandan bir çocuk geldi “Abi bu mu 25tl” hafif bir isyan sesi ile sordu. Ha o 9tl dedi büyük 25tl dedi. Eve gittim. Ertesi gün babam marketten su almıştı büyük bidon.”Baba suyu kaça aldın?” 30tl.” 

Hepimiz biliyoruz bakkalın fiyatları marketin fiyatlarından bir tık yüksektir. 

100 yıl önce tek ümidim gençlik demişti.

Ve şimdi: Tek ümidim çocuklar çünkü ilerde genç olacaklar.

100 Yıllık Cumhuriyet

22.02.2025

Ben Türkiye’de niye hep bir yerlere takılıp düşüyorum diye sormuştum kendime? Cevabını sen verdin Cüceloğlu. Meğerse kaldırımlar düzgün değilmiş. Farkına vardım seninle. Peki niye kaldırımlar düzgün değil? Eğitim düzgün değil ondan kaldırımlar düzgün değil. Peki niye eğitim düzgün değil? 

100 yıllık Cumhuriyetsin güya? 100 yıllık be. 20 yıllık değil, 100 yıllık Cumhuriyetsin…

100 yıl geride dedi babam. Türkiye 100 yıl geride.

Ben: Türkiye 100 yıl öncekinin istediği 100 yıldır yapamadı ondan 100 yıl geride,.

Kitap Kurdu’nun İnceleme Defteri’nin İlk Sayfasındaki Atatürk ile olan yazıyı sizler ile paylaşmak istiyorum.

Bütün ümidim gençliktedir.

Kitap okuma alışkanlığınız var mı? Örneğin ayda kaç kitap okuyorsunuz?..

Siz bunlar düşünürken biz ATATÜRK’lr ilgili bilgiler verelim.

Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK’ün en büyük özlemi

okuyan bir Türkiye’ydi.

Yaşamı boyunca sürekli kitap okuyan Mustafa Kemal ATATÜRK, batı medeniyetlerindeki düşünce akımlarını, teknolojik yenilikleri ve bilimsel gelişmeleri yakından takip etmiştir. Gittigi her yere kitapları da götürmüş, hatta cephede bile kitap okumuştur. ATATÜRK okuduklar sayesinde önce kendisinin, sonra da Türk milletinin alın yazısını değiştirmiş ve Türkiye’de bilim hayatının gelişmesi için önemli adımlar atmıştır. ATATÜRK sağlığında hem çok okumuş hem de okumayı hep teşvik etmiştir.

Okumayan bir toplumda gelişme olup olmayacağı konusunda büyük önder

ATATÜRK şöyle demektedir:

"Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan rahat yaşamanın yollarını alışkanlık haline getirmiş milletler, evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkûmdurlar."

Okumaya çok önem veren ATATÜRK, kitaplara verdiği önemi şu sözlerle dile getirmiştir:

"Çocukluğumda elime geçen iki kuruştan birini kitaplara vermeseydim, işlerim hiçbirini yapamazdım."

ATATÜRK in ortalama insan ömrüne göre kısa bir yaşamı olmuştur. 57 yıllık yaşan boyunca, kendi notlar ve işaretlerini bulundugu harita ve belgeler hariç toplam 3.397 kitap okumuştur. Okuduğu kitaplara notlar düserek, düsüncelerini de belirten ATATÜRK’ün okudugu bu kitap sayısı, kendi alanında uzman bir bir aydının ortalama okuması gereken bir kitap sayısıdır.

ATATÜRK’ün okuduğu kitaplara ilişkin bir araştırma, Anıtkabir Derneği’nce 24 cilt halinde derlenerek kitaplaştırıldı. Bu kitapların orijinallerinden bin 741' Çankaya Köşkünde, 2 bin 151'"Anıtkabir' de, 102'si Istanbul Üniversitesi Kütüphanesinde, 3'ü de Samsun Halk Kütüphanesinde koruma altındadır.


 

"Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarindan biri kopmuş demektir."

Mustafa Kemal ATATÜRK

© Copyright 2022 Alle Rechte vorbehalten.

Wir benötigen Ihre Zustimmung zum Laden der Übersetzungen

Wir nutzen einen Drittanbieter-Service, um den Inhalt der Website zu übersetzen, der möglicherweise Daten über Ihre Aktivitäten sammelt. Bitte überprüfen Sie die Details in der Datenschutzerklärung und akzeptieren Sie den Dienst, um die Übersetzungen zu sehen.